Almanya Merkez Bankası Başkanı Joachim Nagel, aşırı sağın yükselişinin yatırımcı ve nitelikli işçiler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti: Aşırı sağcılar, yatırımcıları ve nitelikli yabancı işçileri korkutup kaçırıyor…
Alman Merkez Bankası (Bundesbank) Başkanı Joachim Nagel, son dönemde Almanya’da yükselişe geçen aşırı sağın, ülkenin ekonomik geleceğine ciddi zarar verebileceği uyarısında bulundu. Nagel, bu politikaların yalnızca ülkenin sosyal yapısına değil, uluslararası yatırımcıların ülkeye olan güvenine de olumsuz etkileri olacağına dikkat çekti.
Funke Medya Grubu gazetelerine açıklamada bulunan Nagel, “Herkese aşırı sağ tehdidini hafife almamaları için çağrıda bulunuyorum.” dedi ve ekledi: “Aşırı sağcılar yatırımcıları ve nitelikli yabancı işçileri korkutup kaçırıyor.” Merkez Bankası Başkanı Nagel, bunun ‘ülkenin refahını tehdit ettiğinin’ de altını çizdi.
Aşırı Sağ Partiler Neden Yükseliyor?
Almanya için Alternatif (AfD) partisinin popülaritesindeki artış, Nagel’in endişelerinin temelini oluşturuyor. 2013 yılında kurulan ve göç karşıtı söylemleriyle artırdığı oylarının katkısıyla 2017’de Federal Meclis’te temsil hakkı elde eden AfD’ye destek, Alman ekonomisindeki gerileme ve yükselen enflasyonun etkisiyle son bir senede yeniden ivme kazandı.
AfD’nin göç karşıtı ve ulusalcı söylemleri, özellikle yüksek nitelikli yabancı işçiler ve uluslararası yatırımcılar arasında tedirginliğe neden oluyor. Nagel’e göre, bu durum, Almanya’nın küresel ekonomideki konumunu ve rekabet gücünü zayıflatabilir.
Nagel, aşırı sağın yükselişiyle mücadelede sadece hükümet ve politika yapıcıların değil, aynı zamanda sivil toplumun ve iş dünyasının da aktif roller üstlenmesi gerektiğini belirtti.
Ekonomik Felaket Uyarısı
Aşırı sağın ekonomik politikaları özellikle Almanya’nın Avrupa Birliği (AB) ve Euro bölgesindeki yerine yönelik tehditler de içeriyor. Nagel, Almanya’nın AB’den çıkışı gibi senaryoların düşünülmemesi gerektiğini bunun ‘ekonomik felaket’ anlamına geleceğini belirtti.
Nagel ayrıca, iş dünyasına ekonomik durumu olduğundan daha kötü göstermemeleri yönünde bir çağrıda bulundu. Bu tür bir negatif algının uluslararası yatırımcıların ülkeye olan güvenini sarsabileceğine işaret eden Alman Merkez Bankası Başkanı, Almanya’nın ‘Avrupa’nın hasta adamı’ olmadığının kalın çizgilerle altını çizdi.